13 Ekim 2016

Hayatta Başarı İçin Adanmışlık


Hepimiz hayatta başarılı olmak isteriz. Başarı, kimisi için iyi bir kariyer sahibi olma, kimisi için çok para kazanma, kimisi için de bir yarışmanın galibi olma anlamına gelirken bütün bu başarıların kazanılmasında hiç değişmeyen bir kural vardır. O da "adanmışlık duygusu"dur. 

Hayata bir takım eksi gibi görünen şeylerle başlayabiliriz. Fakir bir ailenin çocuğu olabiliriz, varoşlarda oturabiliriz veya engelli de olabiliriz. Ne olursak olalım eğer içimizde bir şeye adanmışlık duygusu varsa her şeyi başarabiliriz.

Haydi! Gemileri Karadan Yürütün!

Düşünün ki, Endülüsü fetheden Tarık Bin Ziyad gemileri yakıp ta geriye dönüş ihtimalini ortadan kaldırmasaydı o toprakları fethedebilir miydi?, hayatını bir ampülün yanmasına adayan Edison'da adanmışlık olmasa ampulü bulabilir miydi? Ya da karadan gemileri geçirecek kadar İstanbul'u fethetmeye adanmışlık Fatih Sultan Mehmet'te olmasaydı İstanbul fethedilir miydi?

Afrika'nın kara topraklarından çıkıp veya fakir bir ailede büyüyüp te başarılı olan nicelerini duymuşsunuzdur. Engelli olup ta adanmışlık duygusuyla ayaklarıyla resim çizip sergiler açan, sağlam insanların yapamadığı işleri yapanlar vardır.

Geçen gün televizyonda seyretmiştim. Gözleri görmeyen bir adam biçer döver tamirciliği yapıyordu ve o işi orada ondan daha iyi yapan kimse de yoktu. Demek ki adanmışlık engel, sınır tanımıyor. Adanmışlıkta, insan beyni o anda ne yapmalıyım? sorusuna değil de nasıl başarabilirim? sorusuna odaklanıyor ve kişinin kendini tümüyle bir şeye adadığı o anda kader de harekete geçiyor. Sonunda o kişi için başarı kapıları açılıyor.

Adanmışlığın son noktası ise ...

Kitabımızda da, nihai bir adanmışlık hedefi veriliyor ve bize "Rabbiniz tarafından bağışlanmaya ve genişliği yer ve gökler kadar olan Cennete yarışırcasına koşuşun" denilerek inanan insanların esas gayelerinin ne olması gerektiğine dikkat çekiliyor.

Ne mutlu, tüm engellere rağmen adanmışlıkla hareket edip hayatlarının amaçlarını gerçekleştirenlere!



0 yorum :

Yorum Gönder